Sengül Dağdeviren
TTM ile 2014 yılı sonbaharında tanıştım bir dost tavsiyesi ile… İyi ki de tanışmışım, bu çatı altında hemen birlikte birşeyler yapabilmek çok keyifli. Öyle ki, kafada, yürekte birçok sıkıntı ile başlanan bir Salı günü bile Merkez'e bir ders için geldiğimde sadece orada olabiliyorum keyifle, ve şaşırıyorum. Kendime soruyorum nasıl oldu diye? Sonra bakıyorum bunun omnipotansla, hayalle bir ilgisi yok, sadece birlikte olmak, bir şey yapmak iyi; basit, sade, açık, iyi. Bir kez daha iyi geliyor bunu farketmek. Merkez'de tabii ki bir düzen, amaç var (bunun için çekirdek ekibe sonsuz teşekkürler, sonuçta bu dayanışma ortamını da havasını da onlar yaratıyor, yürütüyorlar) ama bir gönüllü olarak TTM'nin temel prensiplerini kabul etmenin dışında benim bir amacım yok, yapabileceğim bir şey varsa eğer, payıma düşen için çalışıyorum sadece. Bir farkındalık gibi, reflekslerden sıyrılmak gibi. Belki biraz anlamak, dayanışmak için yan yana olmak gibi.
Dilerim kızım TTM gibi güzel projelerle benim gibi 46 yaşında değil çok daha gençken tanışır, bunun ona iyi geleceğine eminim… Kendi adıma da TTM'nin farklı projelerinde daha uzun soluklu paylaşıma devam etmeyi umuyorum.
2014.